Harekete Geçenler İz Bırakır

Hareket Eden Her Şey Değişiyor

Yılın bu zamanlarında, doğanın değişimine şahit oluyoruz. Bitkilerin bünyesinde bir süredir uyumakta olan potansiyel enerji harekete geçiyor. Bu içsel hareket, meyveleri olgunlaştırıyor, yaprakları çoğaltıyor. Doğa, harekete geçiyor. Ve biliyoruz ki doğamızdan ötürü bizlerde de aynı hareket enerjisi mevcut. Değişim zamanı geldiğinde, önlenemez bir hareket isteği başlıyor ve bu istek, değişimle sonlanıyor. Hareket eden her şey değişiyor. 

Bizleri harekete geçiren şey nedir? İnançlar, fikirler, zorunluluklar, bazen birlikte yol alma heyecanı, verilen sözü tutma kararlılığı, bazen de sorumluluk alma bilinci.

Sebebi ne olursa olsun, harekete geçmek için, güven ortamının oluşmasını istiyoruz. Bu ay, kendi işini kurmak isteyen yol arkadaşlarımızla sözleşmelerimizi imzalamaya ve onlara güven ortamı sağlamak için destek olmaya  başladık. Mevsim, harekete geçme ve hayalleri gerçeğe dönüştürme mevsimi…

 

Kalemin Her Hareketi İz Bırakır

Hareket etmek, insanın kendi hikayesini yazma isteğinin ifadesidir. Bir kalem olsaydık, yolumuzu tamamlarken ardımızda bıraktığımız çizgi, bu hayata bıraktığımız imzamız olurdu. Bazen yavaşlayan, bazen karmaşık hale gelen ama mutlaka atılması gereken bir imza.

 

Her insanın hikayesi kendine özgü olduğu gibi, herkesin imzası kendi izinin göstergesi. Bu yüzden her hikaye, her imza birbirinden farklıdır. Önemli olan, nasıl bir imza atarak yola çıktığımızı bilmektir. 

Her Şey Güvenle Başlar

Hayatla yaptığımız sözleşmelerin tamamının temelinde güven duygusunun varlığını ararız. Düşmekten korkan çocuklar gibi birinin elini sıkıca tutmak isteriz. SEECO projesi her değişimin güvenle başladığı kabulüyle değişim ve dönüşüm yolunda  iz bırakmak isteyenlere elini uzatıyor.

Araştırmalara göre, bir kişiye ya da bir projeye karşı duyulan güven üç etmene bağlıdır; samimiyet, mantık ve empati. 1 

Güven Temelli İlişkilerde Üç Etmenin Var Olması Gerekiyor

Kendi gerçekliğini samimi olarak ortaya koyan bir kişiyle etkileşimde bulunduğumuzda güven duygusu ile sarmalanırız. Yetenekleri, birikimi ve becerileri yeterince olgunsa, mantığımız onu kabul eder. Bizimle empatik iletişim kurabiliyorsa, dertlerimizi ve neşemizi kendi duyguları gibi benimseyebiliyorsa, güven ortamı kendiliğinden oluşur.

Bizler, bu güven ortamını yalnızca aile, arkadaşlık çevrelerimizde değil, iş ortamlarımızda da hissetmek isteriz. Kanunlar, sözleşmeler, iş ortaklıklarımızda samimiyet, mantık ve empati üçlüsünü ararız.

Bu ay, hibe faydalanıcılarımızla sözleşmelerimizi imzalamaya başladık. SEECO projesinin temelinde de empati kurmak var. Potansiyel faydalanıcılarımızla yaptığımız toplantılarda, faydalanıcılarımızla yaptığımız görüşmelerde ihtiyaç ve beklentileri dinlerken empatik iletişim kuran, sahada çalışmalara katılan onlarca kişilik bir ekibiz. Yeni yollar açmaları için girişimci adaylarının bilgi birikimimizden faydalanmalarını sağlıyoruz. Bizce sosyal girişimciliğin iz bırakmakla bir bağlantısı var. SEECO Projesi ekibi olarak, toplumda iz bırakmak için çalışıyoruz.

 

Nisan Ayında Sahada Neler Oldu?

• Hatay, Osmaniye ve Kahramanmaraş’ta Hızlandırma Hibe Programı için başvurular açıldı. Deprem sonrasında mevcut işletmeleri ayağa kaldırmak ve güçlendirmek için hızlandırma desteğine odaklanan programa başvuru için son tarih 17 Mayıs. Başvuru linki. 

• Adana ve Mersin için Kuluçka ve Hızlandırma Hibe Programları son başvuru tarihi 5 Mayıs’a uzatıldı. Başvuru linki.

• Mardin’de hibe almaya hak kazanan yararlanıcılar ile hibe sözleşmeleri imzalandı. 20 yararlanıcı ile satın alma, ödeme ve tedarik süreçleri hakkında 52 mentörlük seansı tamamlandı.

• Gaziantep’te hibe almaya hak kazanan 10 faydalanıcıyla hibe sözleşmeleri imzalandı.

​

• Gaziantep, Adıyaman ve Kilis’te 3. Hibe Başvuruları sona erdi, 3808 başvuru alındı. İlk döngüde hibe almaya hak kazanan faydalanıcılarla Gaziantep, Adıyaman ve Kilis’te sözleşme öncesi bilgilendirme toplantıları yapıldı.
• Hatay, Osmaniye ve Kahramanmaraş’ta düzenlenen toplantılarda kamu kurumlarından ve yereldeki paydaşlardan 400’ün üzerinde katılımcıyla bir araya gelindi, Hızlandırma Hibe Programı hakkında bilgilendirme yapıldı.

• Ekonomik geçim kaynağı tesisleri ve ortak kullanım alanlarının projeler aracılığı ile oluşturulması amacıyla 04-26 Nisan tarihleri arasında Proje Teklif Çağrısı yayınlandı. Kamu kurum ve kuruluşlarının başvuru sahibi olabileceği çağrıya 205 başvuru yapıldı.
• Mardin Yazılımcı Girişimcilik ve E-Spor Merkezi Genç Ofisinin kurulması için sözleşme imzalandı. Proje, Mardin’de yaşayan 15-29 yaş arasındaki gençlerin yazılım ve e-oyun sektöründe girişimciliğe özendirilmesi; çeşitli sosyal aktivite ve etkinliklerle e-spor alanında profesyonel, bilinçli bir sosyal kültür ve uyumun sağlanması; oyun bilgisayarları ve ekipmanlarının kullanımında fırsat eşitliği yaratılmasını amaçlıyor.
• Tarsus Gastronomi Merkezi açıldı. Merkezde mesleki eğitimler ve girişimcilik eğitimleri ile kadınların ve gençlerin istihdama katılmaları hedefleniyor.

 

Nasıl İz Bırakırız?

‘Yol sizi nereye götürüyorsa oraya gitmeyin derler. Yol olmayan yerden gidin ki iz bırakın. Yani konforlu olan, bildiğiniz ve emin olduğunuz yerden çıkın. Korkularınızla cesaretle yüzleşin. Yeni olanı deneyin, keşfedilmeyeni keşfedin. Yeni dünyalar keşfetmek zorunda değiliz, fakat içimizdeki dünyaları keşfetmeyi bir an olsun bırakmamalıyız. Bunun içinde yeni işler denemeye, girişimler yapmaya, yardım almaya, destek vermeye, çok çalışmaya devam etmeli, konfor alanımızdan çıkarak harekete geçmeliyiz.

1 Frances X. Frei, Anne Morriss, Begin with Trust | Harvard Business Review Yayımcılık