Hayal Sandığın Gerçek Olduğunda
Toplumumuzda kadınlar için yeni bir başlangıç yapmak kimi zaman zorlayıcı olabilir. Öte yandan, yaşamının önemli bir geçiş sürecine adım atarken, bu yolda kadına güç veren bir geleneğimiz vardır; çeyiz sandığı.
Yeni Bir Hayata Başlarken
Yüzyıllardır devam eden çeyiz geleneği, aileler arasındaki bağların güçlenmesi, yeni kurulan yuvaya bereket getirilmesi ve geçmişin el sanatları ile kültürel değerlerinin geleceğe aktarılması açısından derin anlamlar taşır.
Yeni bir hayata geçiş zamanında manevi bir dayanak, toplumsal hafızamızda derin kökleri olan bir ritüeldir. Geleneksel toplumda kadın kimliğinin sembolü haline gelen çeyiz, geçmişle gelecek arasında bir köprü kuran kültürel birikimlerin de somutlaşmış halidir. Her bir sandığın içinde, emekle, özenle, hayallerle işlenmiş bir kadının hikayesi saklıdır.
Sandıklarda Tutulan Hayaller
Eski çeyiz sandıkları, bugün yepyeni hayallerle yeniden açılıyor. Bu sandıkları açan girişimci kadınlar, büyüklerinden miras aldıkları emek, bilgi ve ruhu da gün yüzüne çıkarıyorlar. Nakışlar, kumaşlar, el işlerini yeniden işlevlendiriyorlar.
Belki de yıllardır saklı tuttukları hayallerini ortaya çıkartma cesareti gösteriyorlar. Sandıklar açıldıkça, kadınların ekonomik bağımsızlıklarını sağlamaları ve kendi hikayelerini yazmaları da mümkün hale geliyor.
Çeyiz sandıkları, unutulmuş bir hatıraya değil; girişimci ruhun, yaratıcılığın ve dayanıklılığın sembolü olarak kadınların hayatına dokunan birer girişimcilik hikayesine dönüşüyor.
El İşinden Kendi İşine
Çeyiz kültürünün modern girişimcilikle buluşması, kültürel mirasın sürdürülebilir kalkınma sürecine entegrasyonunun güçlü bir örneği oluyor. Kadınlar, büyükannelerinden miras aldıkları el sanatlarını yalnızca nostaljik birer hatıra olarak değil, ekonomik değere dönüştürülen birer kaynak olarak da görüyorlar.
El işi ürünler, günümüzde modern pazarın talepleriyle buluşuyor; yerel kültürel miras, hem ekonomik kalkınmaya hem de toplumsal dayanışmaya katkı sağlayan bir güç olarak öne çıkıyor. Böylece, kültürel değerlerin devamlılığı sağlanırken aynı zamanda sosyal ve ekonomik kalkınma süreci desteklenmiş oluyor.
Kendi işlerini kuran kadınlar, yaşamlarını yeniden dokuyorlar. Bugünün girişimci ruhuyla yeniden hayat bulan geçmişin zengin mirası canlanıyor ve kadınların hayatlarına dokunan bir dönüşüm hikayesi yazılıyor. SEECO projesinin desteklediği kadın girişimciler, çeyiz sandığımızı girişimcilik hikayeleri ile dolduruyor.
Kanaviçe ve Dantellere İkinci Şans
Zeynep Gül, 13 yaşından itibaren dikiş makinesinin başında. El sanatları, dikiş becerileri ve tasarım yeteneklerini bir araya getiren Zeynep hanım kendi markasını oluşturdu. Uzun yıllar ev tekstili alanında ürettikten sonra, sandıklarda bekleyen kanaviçe ve dantellere ikinci bir hayat vermeyi hayal etti. Eski el işlerini modern tasarımlarla buluşturup şallara, kırlentlere ve ev tekstil ürünlerine dönüştürüyor.
Çarık Kültürünü Zamana Uyarlamak
Muhittin Güngör, atalarından miras aldığı deri işleme ve çarık üretme sanatını günümüz dünyasına uyarlayan faydalanıcılarımızdan bir girişimci. Deri’Çarık markasıyla, hem Kahramanmaraş’ın köklü çarık kültürünü yaşatıyor, hem de geleneksel ayakkabıları modern bir dokunuşla yeniden hayata kazandırıyor. Deriden üretilen ve tamamen el işçiliği ile üretilen çarıklar, doğal hammadde kullanımı ile sağlık açısından güvenilir bir konfor sağlıyor.
Geri Dönüştürerek Değer Yaratmak
Kıymet Çalışkan, el sanatları ile sürdürülebilirlik anlayışını birleştirerek geri dönüştürülmüş malzemelerden uzun ömürlü çantalar ve çok amaçlı sepetler üretiyor. Her bir parça doğal malzemelerle işleniyor, estetik ve işlevsellik açısından dikkat çekiyor. Eski malzemeler, onun ellerinde yeniden hayat buluyor, yeni bir amaç ve kullanım alanı kazanıyor. Kıymet Hanım, geri dönüşümü sanata dönüştürerek hem doğayı koruyor hem de özgün tasarımlarıyla sürdürülebilirliğin gücünü gösteriyor.
Sandıklarda bekleyen antika dantel ve kanaviçelerin değerlendirilmesi, doğal hammaddelerin ve atık malzemelerin yeniden kullanımı, bu ürünleri tek tipleşmiş moda trendlerinin dışına çıkararak yeni kullanım alanları yaratıyor.
Sosyal girişimcilik, sadece kâr elde etmek amacıyla değil, topluma ve çevreye olumlu katkılar sağlamak amacıyla değer yaratan bir iş modeli benimsemek anlamına geliyor. SEECO girişimcileri de bu değerle uyumlu bir şekilde, geleneksel el sanatlarını modern ürünlere dönüştürerek hem kültürel mirası yaşatıyor hem de sürdürülebilir moda hareketini destekliyor.
Ekim Ayında Sahada Ne Oldu?
Karacadağ ve Çukurova Bölgelerinde Yeni Merkezlerimiz Kuruluyor
- Sosyal girişimcilik odağında yerel kalkınmayı desteklemek için Mersin ve Adana’da altı, Karacadağ Bölgesinde dört yeni projeyi hayata geçiriyoruz. Sürdürülebilir büyüme hedefiyle bölgemizi güçlendiren iş birliklerimiz:
- Mersin Valiliği ile yürütülen Tekstil Sektörüne Yönelik Ortak Kullanım ve Üretim Atölyesinde kadınların yetenekli elleri ev ekonomilerinin gücüne güç katıyor.
- Tarsus Belediyesi ile Tarsus Aromatik Bitki Distilasyon ve Hidroponik Sera Tesisi ile Çukurova'nın aromatik bitkilerinin yetişeceği ve işleneceği distilasyon ünitesi ve hiproponik sera kuruluyor.
- Çukurova Üniversitesi ile Turizm Odaklı Sosyal Girişimcilik Projesi ile gençlerin ve kadınların turizm sektöründe istihdama katılmaları ve girişimci olmaları kolaylaşıyor.
- Çukurova Kaymakamlığı ile Ahşap İmalatında Yeni Ufuklar: Teknoloji ve İnovasyon Projesi ile misafir ve ev sahibi toplulukların modern ahşap işleme teknikleri ile mobilya sektöründe iş geliştirmelerinin önü açılıyor.
- Adana İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile yürütülen ARGE ve Girişimcilik Merkezi; oyun, animasyon ve grafik tasarımı, mühendislik ve tasarım atölyeleri ve ortak çalışma alanları ile gençlerin girişimcilik yolculuklarına eşlik ediliyor.
- Adana Sanayi Odası ile Birlikte Sürdürülebilir Büyüme: Kadın ve Gençler için Mesleki Gelişim Projesi ile kadın ve gençlerin iş hayatına entegrasyonunu desteklemek üzere simülasyon araçları ile kaynakçılık, CNC ve forklift operatörlüğü mesleki eğitimleri veriliyor.
- Dicle Üniversitesi bünyesinde kurulan Tarımsal Üretimde Kadın ve Gençler İçin Sosyal Girişimcilik Destek Merkezi, tarımın gücünü sosyal girişimcilik ile birleştirerek, bölgedeki kadın ve gençlerin ekonomik bağımsızlıklarını kazanmalarına katkı sağlıyor.
- Diyarbakır Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Mesleğimin Merkezi Gençlik Merkezi, gençlerin mesleki becerilerini geliştirebilecekleri bir yol haritası sunuyor.
- Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürlüğü Diyarbakır Süs Taşları İşleme Sosyal Girişimcilik Merkezi, yerel süs taşlarının işlenmesi ile hem bölgesel bir kültürel değer yaratıyor hem de kadınlar ve gençler için yeni istihdam alanları oluşturuyor.
- Eğil Kadınların ve Gençlerin Gastronomi Yolculuğu ile Güneydoğu Lezzetleri Projesi, Güneydoğu Anadolu’nun zengin mutfak kültürünü gastronomi yolculuğuyla buluşturuyor.
- Sosyal girişimcilik, istihdam ve bölgesel kalkınma hedefleri doğrultusunda kadınlar ve gençler için sürdürülebilir bir geleceğe katkı sağlamaya devam ediyoruz.
Güvenilir Yer Fıstığı Üretimi
Osmaniye Yağlı Tohumlar Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü ev sahipliğinde “Osmaniye Yer Fıstığı Paneli” düzenlendi. SEECO Projesi kapsamında Güvenilir Yer Fıstığı Modeli ile aflatoksinden arındırılmış yer fıstığı ve yer fıstığı ezmesi üretecek olan tesis, coğrafi işaretli Osmaniye Yer Fıstığının kaderini değiştiriyor.
Hibe Programında Sona Yaklaştık
Faydalanıcılar, Hibe Programı kapsamında sırasıyla başvuru, eğitim, mentör desteğiyle iş planı hazırlama, iş planının komite tarafından değerlendirilmesi, sözleşmelerin imzalanması ve satın alma adımlarını takip ettiler. Toplamda 1.442 faydalanıcı ile sözleşme imzalandı, 708 faydalanıcının makine ekipman alımı tamamlandı.
Sosyal Satın Alma İçin SEECO Faydalanıcı Kataloğu
İpekyolu ve Karacadağ Kalkınma Ajansı bölgelerinde hediyelik eşya ve promosyon odaklı üretim yapan girişimcilerimizle buluşarak ürün çekimleri yapmaya başladık. Doğu Akdeniz, Dicle ve Çukurova Bölgelerinde de buluşmalar düzenlemeye devam ediyoruz. SEECO Faydalanıcılarının yer alacağı ürün kataloğu ile sosyal satın alma süreçlerini desteklemeyi amaçlıyoruz.
Sandıklarınızın içindeki nadide parçaların gün yüzüne çıktığı, fikirlerinizin girişimlere dönüştüğü bir ay olsun. Gerçeğe dönüşmek için zamanını bekleyen hayallerimizi hatırlamak dileğiyle.