Karanlık Ne Kadar Derinse, Işık O Kadar Güçlenir

Çobanlar, gece vakti yaylalarda, dağlarda hayvanlarını otlatırken, ısınmak veya tehlikelere karşı korunmak için ateş yakarlar. Bu ateş, soğuktan korumanın yanı sıra çobanın kendisini yalnız hissetmemesini sağlar, güven verir. Çoban ateşi, Anadolu kültüründe derin sembolik anlam taşır.

Karşı tepedeki ateşi gören çoban, yalnız olmadığını hatırlar. Zor ve karanlık zamanlarda, birlik ve dayanışmanın sembolü olmuştur. Işığı cılız olsa da verdiği umut güçlüdür.

Sosyal Ekonomiler Yükselirken

Çoban ateşini yakmak, aktif vatandaş olmak ile benzeşir. Ateşi yakmak, sorumluluk almayı, değişim için çabalamayı ifade eder. Aktif vatandaşlık, ‘sosyal girişimcilik’ ve ‘sosyal ekonomi’ ile desteklendiğinde ise çoban ateşi büyür, etrafında bir köy dolusu insan toplanır. Sosyal etki, toplumsal ölçeğe ulaşmaya başlamıştır.

Sadece kendileri için değil, toplumsal sorunlara çözüm üretmek için de harekete geçen, sosyal değişim ve toplumsal fayda için sorumluluk alan aktif vatandaşların çabalarına ek olarak kurumlar da son yıllarda artan çabaları ile çoban ateşini büyütüyor, sosyal ekonomiler yükseliyor.

Sosyal ekonomi, kar amacı güden geleneksel ekonomilerden farklı olarak, toplumsal faydayı ve sürdürülebilirliği ön planda tutan, sosyal, çevresel ve kültürel fayda sağlamayı amaçlayan ekonomik faaliyetleri ifade ediyor. Bireylerin ve toplulukların refahını artırmayı amaçlayan kooperatifler, vakıflar, dernekler, sosyal girişimlerin yanı sıra kamu kurumları da sosyal ekonomilerin gelişmesi için destekleyici çalışmalar yapıyor.

Sosyal Satın Alma

Kamu sektörünün, sosyal ekonomilere katkı sağlayabileceği alanlardan birisi ise sosyal satın almadır. Sosyal satın alma yaklaşımı, bir ürün satın alınırken yalnızca fiyat ve kaliteye değil, üretim sürecinin toplumsal etkilerine dikkat edilen, bilinçli bir tüketici profili gerektiren bir süreçtir.

Sosyal satın alma, ürün ve hizmet alımlarında tüketicilerin belli etik kaygılar ve sosyal kriterleri dikkate alarak alım yapmaları anlamına geliyor. Kamu perspektifinde incelendiğinde geleneksel kamu yönetimi ve kamu alımı anlayışında maliyet, kalite, güvenilirlik gibi kriterler öncelikli iken, sosyal satın alma yaklaşımında, bu kriterlere ek olarak toplumsal ve çevresel hedefler de gözetiliyor.

Kamu sektöründe sosyal ekonomilerin desteklenmesi ile toplumsal sorunların çözümü için inovatif ve sürdürülebilir çözümler geliştirilebilir, istihdam yaratılır, yerel kaynakların etkin kullanımı sağlanır ve yerel kalkınma desteklenir.

SEECO Projesinde, 11 şehirde yer alan sosyal girişimci faydalanıcılarımız ve desteklediğimiz kooperatifler ile sosyal ekonomiye katkı sağlamak için çalışıyoruz. Sosyal satın alma süreçlerinin desteklenmesi ve bölgedeki üretim ve tasarım kalitesinin artırılması, öncelikli hedeflerimiz arasında bulunuyor.

Eylül Ayında Sahada Neler Oldu?

Yeni Merkezler İçin Değerlendirme Süreci Tamamlandı

Gastronomiden yazılıma, paketlemeden dijital medyaya kadar birçok alanda hem öğreten hem de üreten merkezler için ilk adımlar atıldı. SEECO Projesi’nin yürütüldüğü 11 ilde topluluklar arasında dayanışmayı ve iş birliğini güçlendirmek amacıyla sürdürülebilir ekonomik geçim kaynakları ve ortak kullanım alanları oluşturmak için yaptığımız çağrının başvuru sonuçları açıklandı. Bölgedeki etkimizi daha da artıracak yeni tesislerin açılmasıyla, sosyal girişimciliği desteklemeye ve yaygınlaştırmaya devam ediyoruz.

Proje Teklif Çağrısı sonucunda hibe almaya hak kazanan adaylarla sözleşmeler imzalanmaya başlandı.

Hayata geçirilecek olan tesis ve merkezlerimizden bazıları;

Tekstil Sektörüne Yönelik Ortak Kullanım ve Üretim Atölyesi (Mersin Valiliği)
Tarsus Aromatik Bitki Distilasyon ve Hidroponik Sera Tesisi (Tarsus Belediyesi)
Turizm Odaklı Sosyal Girişimcilik Merkezi (Çukurova Üniversitesi)
Ahşap İmalatında Teknoloji ve İnovasyon Merkezi (Çukurova Kaymakamlığı)
ARGE ve Girişimcilik Merkezi (Adana İl Milli Eğitim Müdürlüğü)
Kadın ve Gençler için Mesleki Gelişim Projesi (Adana Sanayi Odası)
İpekyolu Gaziantep Bilişim ve Sosyal Girişimcilik Merkezi (Gaziantep Ticaret Odası)
Gastronomi ve Mutfak Sanatları Atölyesi (Mardin Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü)

Süreç Değerlendirmesi ve Yeni Adımlar

10 Eylül’de Ankara’da başlayan misyon toplantımızda, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürü ve Proje Direktörümüz Ahmet Şimşek, SEECO Proje Koordinatörü Hande Kara ve proje ekibimiz, Dünya Bankası’ndan uzmanlar ve danışmanlarla bir araya gelerek projenin ilerleyişini değerlendirdi ve gelecek adımlarını görüştü.

Saha Ziyaretleri

Sahadaki etkimizi güçlendirmeye yönelik stratejiler geliştirmek amacıyla, 16-17 Eylül tarihlerinde Şanlıurfa ve Gaziantep’te saha ziyaretleri gerçekleştirdik. Hibe desteği alan hızlandırma ve kuluçka merkezlerini inceledik, projeden faydalanan girişimlerin başarı hikayelerini dinleyerek sahadaki somut etkileri gözlemleme fırsatı bulduk. Ayrıca, yeni açılan ve açılması planlanan sosyal girişimcilik merkezlerini ziyaret ederek, bu merkezlerin bölgeye sağladığı katkıları değerlendirdik.

Sosyal Satın Alma Yolundaki Faydalanıcılar

Faydalanıcılarımızın iş odaklı bağlantılar kurmalarını desteklemek amacıyla 36. Kurumsal Hediye ve Promosyon Ürünleri (Promosyon Show) Fuarı'nda yer aldık. 18-21 Eylül tarihlerinde İstanbul’da gerçekleşen fuara, yerli ve yabancı yaklaşık 7 bin kurumsal satın almacı katılım gösterdi.

Gıda, kozmetik, tekstil ve hediyelik eşya gibi farklı kategorilerde üretim yapan faydalanıcılarımız, bu etkinlikte ürünlerini sergileyerek girişimlerinin hikayelerini paylaştılar ve özel sektör temsilcileriyle bağlantı kurma fırsatı yakaladılar. Toplumsal fayda odaklı üretim anlayışlarını daha geniş kitlelere tanıtmak adına önemli bir fırsat olan fuar boyunca, girişimcilerimiz yerli ve yabancı alıcılarla bağlar kurarak, hikayelerini anlattılar, siparişler aldılar, tedarik ağlarını geliştirerek yeni anlaşmalar yaptılar, deneyimlerini paylaştılar ve işlerini büyütme yolunda önemli adımlar attılar.

Çoban Ateşi Büyüyor

Uzaktan gördüğümüz ateşin ışığı cılız ve etkisiz görünüyor olabilir. Ancak bu ateşi birçok yerde büyük küçük demeden yakmak mümkün.

Toplumsal ve çevresel olumsuzluklar arttıkça, hem bireylerin hem de kurumların iyileştirici sosyal etki yaratma çabaları da artıyor. İçinde bulunduğumuz karanlık, aydınlığın da aynı anda çoğalmasını sağlıyor.

Çoban ateşinin uzaktaki alevi, belki de büyük bir hareketin başladığının habercisi oluyor. Bu nedenle, yaptığımız işlerin en iyisini yaparak, topluma fayda sağlayarak çoban ateşini canlı tutmaya devam edelim.